Başkanı kim öldürdü Başkanı kim öldürdü? Gizemli cinayet olayının perde arkası

Herşey bir sabah radyolardan başkanın öldürüldüğü haberiyle başladı

. Suçak Köyü'nün sessiz sokaklarında bu haber, hızla yayıldı ve kasaba halkı şok içinde kaldı. Başkan, kimin tarafından ve neden öldürülmüştü? Bu sorular herkesin dilindeydi ve kasaba bir gizem perdesiyle kaplandı.

Ben, küçükken ailesi tarafından terk edilmiş bir sokak çocuğu olarak, bu cinayet olayının peşine düşmek için en uygun adaydım. İnsanlar bana güveniyordu çünkü benimle rahat bir şekilde konuşabiliyorlardı. İlk adımım, kasabanın yerel kahvesine gitmek oldu.

Kahvede, kasaba halkı arasında hızla yayılan dedikoduları dinledim. Kimi insanlar, başkanın politik düşmanları tarafından öldürüldüğünü söylüyordu. Kimi ise, kasabanın derinlerindeki karanlık güçlerin parmağı olduğunu iddia ediyordu. Herkesin bir fikri vardı, ancak gerçek neydi?

Kasabanın eski ve bilge bir kadını olan Nene Hanım'ı ziyaret etmeye karar verdim. Nene Hanım, kasabanın sırlarını bilen biri olarak ün salmıştı. Onunla konuşmak, belki de bana cinayetin perde arkasını gösterebilirdi.

Devam

Nene Hanım'ın evine vardığımda, kapıyı hafifçe çaldım ve içeri girdim. Eski bir koltukta oturan Nene Hanım, beni gülümseyerek karşıladı. Gözleri, yılların birikimiyle doluydu ve bilgelik dolu bir ifade taşıyordu.

"Onu kim öldürdü?" diye sordum, merakla gözlerime bakarken. Nene Hanım sessizce başını salladı ve derin bir nefes aldı.

"Bu cinayet, sadece kasaba halkının gördüğünden daha karmaşık bir hikayenin parçası" dedi. "Başkanın öldürülmesi, yıllar önceki bir intikamın sonucudur."

Şaşkınlıkla ona doğru eğildim ve anlatmasını bekledim. Nene Hanım, kasabanın geçmişinde yaşanan bir aşk üçgeninden bahsetti. Başkanın, gençliğinde aynı kasabada yaşayan iki genç kadına aşık olduğunu ve onlar arasında bir seçim yapmak zorunda kaldığını anlattı. Ancak Başkan, birini tercih etti ve diğer kadın, kalbinin kırılmasına dayanamayarak kasabayı terk etti.

Yıllar sonra, terk edilen kadının oğlu olan bir adam, intikam ateşiyle yanıp tutuşuyordu. Başkanın ölümüyle birlikte, intikamını tamamlamıştı. Ancak bu sadece başlangıçtı. İşler daha da karmaşıklaşacak ve kasabanın derinliklerindeki sırlar açığa çıkacaktı.

Bu anlatılanlar karşısında şaşkına döndüm. Başkanın cinayeti, sadece bir siyasi düşmanın işi değildi. İntikamın ve aşkın gölgesi, kasabanın üzerine düşmüştü. Artık gerçeği ortaya çıkarmak ve kasabanın huzurunu sağlamak için harekete geçme vakti gelmişti.